Tüp Mide Ameliyatı Sonrası Kilo Alınır Mı?

Obezitenin ve aşırı kiloya bağlı çeşitli hastalıkların tedavisinde en etkili cerrahi yöntemlerin başında sleeve gastrektomi (tüp mide ameliyatı) ve gastric bypass gelir. Tüp mide ameliyatı da denilen sleeve gastrektomi yöntemi ile mide büyük oranda küçültülerek hastanın kilo vermesi sağlanır. Gastric bypass yönteminde ise hem mide küçültülür hem de bağırsaklarda değişiklik yapılarak besin emilimi azaltılır.
Bu iki yöntem arasında tüp mide ameliyatı hem iyileşme sürecinin hızlı oluşu hem komplikasyon riskinin düşüklüğü hem de başarı oranının yüksekliği nedeniyle son yıllarda daha çok tercih edilmektedir.
Kilo kaybı oranları hastadan hastaya değişmekle birlikte, genellikle tüp mide ameliyatından sonra fazla kiloların en az 50’si verilir. Bu oran bazı hastalarda yüzde 80’lere kadar çıkabilmektedir.
Tüp mide ameliyatı sonrası kilo alınır mı, sorusu ise birçok hastanın cevabını merak ettiği konu başlıkları arasında yer alır. Obezite cerrahisi kilo kaybına yönelik bir tedavi yöntemi olmakla birlikte kimi hastalarda ameliyattan sonra belli nedenlerle tekrar kilo alımı meydana gelebilmektedir.
İçerikler
Tüp mide ameliyatı sonrası ne kadar kilo verilir?
Tüp mide ameliyatı, laparoskopik yöntemle midenin yaklaşık olarak yüzde 80’lik bölümünün alınması işlemidir. Bu ameliyatla mide hacmen küçültülür. Midesi küçülen hasta daha az yemek yiyerek daha kısa sürede tok hissetmeye ve böylece de kilo vermeye başlar.
Hasta için ameliyat sonrası kilo verme süreci hemen başlar. İlk ayın sonunda hastalar fazla kilolarının yüzde 10 kadarını verebilmektedir. Ameliyatı takiben ilk 6 ay daha hızlı kilo kaybı gözlemlenir. 18 aya kadar ise hasta belli oranlarda kilo kaybetmeye devam eder. 18 ayın sonunda ise kilonun sabitlendiği bir döneme girilir.
Ameliyat sonrası süreçte 2. yılın ardından 60 aya kadar hastalar yüzde 10 civarında kilo alabilmektedir. Bu durum aslında normal karşılanmalıdır. Çünkü mide genişleyebilen bir organdır. Dolayısıyla da tüp mide ameliyatının üzerinden belli bir zaman geçtikten sonra midenin bir miktar büyümesi beklenir.
Öte yandan sürekli olarak kilo vermek kesinlikle sağlıklı bir durum değildir. Ameliyatın ardından hedeflenen kiloya ulaştıktan sonra, hastaların dengeli bir sürece girerek ideal kilolarını koruyabilmesi istenilen bir durumdur.
Ameliyat sonrası neden kilo alınır?
Obezite ameliyatı sonrası hastanın fazla kilolarının en az yarısını vermesi beklenir. Ameliyattan sonraki süreçte, tekrar kilo alımı sonrası da bu kriter göz önünde bulundurulur. Hastanın kilo kayıp oranı yüzde 50 ve üzerindeyse, sonuç başarılı olarak kabul edilmektedir.
Ancak bazı hastalarda kilo alımı istenilen ve öngörülen oranın üzerinde gerçekleşebilmektedir.
Bunun nedenlerinin başında hastanın sağlıksız ve kötü yaşam alışkanlıklarına geri dönmesi gelir. Obezite ameliyatının tek başına kesin bir çözüm olmadığı unutulmamalıdır. Ameliyat sonrası hastaların da artık yeni bir yaşama adım attıklarının bilincinde olmaları ve eski davranış kalıplarından kurtulmaları beklenmektedir. Bu anlamda, kötü beslenme alışkanlıklarına geri dönen; yüksek kalorili, yağlı, sağlıksız besin ve sıvıları tüketen, egzersiz yapmayan, hekimin önerilerini uygulamayan hastaların daha fazla kilo aldığı görülmektedir.
İstenilenin üzerinde kilo alımının bir diğer nedeni ise metabolik problemlerdir. Özellikle morbid obezite hastalarında, eğer hasta ameliyatla tedavi olana kadar çok uzun süre obez bir yaşam sürdüyse, bu da kilo alımını olumsuz etkileyen bir faktördür.
Son olarak mide küçültme ameliyatları mutlaka bu alanda deneyimli obezite cerrahları tarafından yapılmalıdır. Ameliyatta midenin yeteri oranda ve gerektiği gibi küçültülmemesi, hastanın uzun vadede fazla kilo alması ile sonuçlanabilir.
Tekrar kilo alımını engellemek için neler yapılmalıdır?
Yukarıda da bahsettiğimiz gibi ameliyattan belli bir süre geçtikten sonra kilo alımı aslında doğal olarak gelişmesi beklenen bir durumdur. Ancak kilo alımı çok fazla olduğunda buna müdahale edilmesi gerekmektedir.
Tekrar kilo alımı sürecinin istenilen düzeyde kalması için hastalar sağlıklı beslenmeli, sigara, alkol gibi zararlı alışkanlıklardan kurtulmalı ve egzersizi yaşamlarının bir parçası yapmalıdır.
Bunun dışında ameliyat sonrası takip sürecine özen gösterilmelidir. Hastalar düzenli hekim kontrollerini aksatmamalı, hekimin tüm öneri ve tavsiyelerini uygulamalıdır. Kontrollerde fazla kilo alma eğilimi tespit edildiğinde ise yeni diyet ve egzersiz programları devreye alınabilir.
Obezitenin temeli psikolojik problemlere dayanıyorsa bunun da çözümlenmesi gerekir. Psikoterapi obezite tedavisinin bir parçası olarak görülmeli ve hasta yeme bozukluğuna neden olan travmatik olayların etkisinden kurtulmalıdır.
Tüm bu çabalara rağmen hasta yine de fazla kilolarını geri aldıysa, revizyonel cerrahi alternatif bir tedavi seçeneği olarak gündeme alınabilir.