Son yıllarda dünya genelinde giderek artan ve insan sağlığını tehdit eden obezite, sadece aşırı kilo problemine sebep olmayıp ölümcül sonuçlar doğurabilecek, birçok ciddi yandaş hastalığı beraberinde getiren bir hastalıktır. Vücudun belirli bir enerji(kalori) ihtiyacı vardır ve bu ihtiyacı besinlerden karşılar. Ancak eğer ihtiyacından fazla kalori alırsa alınan bu kaloriler vücutta yağ olarak depolanır. Bu durum kilo alımına sebep olur ve devam ederse de aşırı kilo problemi olan obezite hastalığı ortaya çıkar. Ancak son yıllarda bu hastalıktaki artış sadece sağlığı değil ülkelerin ekonomilerini de olumsuz yönde etkilemektedir. İçinde Türkiye’nin de bulunduğu birçok ülke hem obezite ile savaşmak hem de önlemek için ciddi bütçeler ayırmak zorunda kalmaktadırlar.
Obezitenin ekonomi üzerinde etkilerine bakıldığında bu hastalığın ciddi bir ekonomik yük olduğu görülmektedir ve bu durum obezitedeki artış ile doğru orantılıdır.
Peki obezite ekonomiyi nasıl etkilemektedir?
Obezite ekonomiyi doğrudan ve dolaylı olmak üzere iki şekilde etkilemektedir.
Doğrudan Etkileri:
Doğrudan etkilediği nokta obez hastası kişinin bakım maliyetleri sürecini kapsar. Bakım maliyetleri de tıbbi bakım ve tıbbi olmayan bakım olarak ikiye ayrılır.
Tıbbi bakım maliyetleri, hastanın ayakta veya yatarak gördüğü tedaviler, ilaçlar, laboratuvar testleri, röntgen, MR vb. olan tüm uygulamalardır.
Tıbbi olmayan bakım maliyetleri, hastanın sağlık merkezlerini ziyaretleri (doktor, çalışan, ambulans vb giderler), sağlık çalışanlarının ziyaretleri, sağlık sigortası fonları, obezite sebebiyle katlanılan ek sağlık maliyetleri vb dir.
Bunlar sadece obezite tedavisini değil aynı zamanda obezitenin neden olduğu tip 2 diyabet, metabolik sendrom, kalp-damar hastalıkları gibi yandaş hastalıkların tedavilerini de kapsamaktadır. Bu da ciddi bir maliyet anlamına gelmektedir.
Dolaylı Etkileri:
Dolaylı etkileri obezite hastalarının iş ve çalışma hayatındaki verimlilik durumu ile ilgilidir. Obez kişilerin çalışma hayatında işte devamsızlık, sakatlanma, düşük performans gibi birçok problemin yanında ölüm gibi durumlar da ekonomiyi dolaylı olarak etkilemektedir.
Dolaylı etkiler hastalık ve ölüm maliyetleri olarak iki başlıkta incelenebilmektedir.
Hastalık Maliyeti
Kişinin İşte Devamsızlık Problemi
Obez kişilerde, normal çalışanlara göre rapor, izin kullanma gibi durumlar daha sık görülebilmektedir. Özellikle aşırı kilo problemlerine bağlı sakatlanmalar, yandaş hastalıkların sebep olduğu problemler çok sık rapor, izin kullanılmasına sebep olabilmektedir. Bu da ciddi anlamda iş gücü kaybına sebep olup verimi düşürmektedir. Yapılan bir araştırmada İsviçre’de 15 yaş üstü ortalama 30.000 kişi ile yapılan araştırmada obeziteye bağlı işe devamsızlık ve ölüm sonucu oluşan yıllık maliyetin 921 milyar dolar olduğu ortaya konulmuştur. Birçok ülkede de maliyetler ciddi rakamlara ulaşabilmektedir.
Engelli Olma Durumu
Obez kişilerin gerek fiziksel gerekse psikolojik açıdan iş görememe durumuna gelmesi normal kilolulara göre daha sık görülebilmektedir. Engelli kategorisine giren bu kişiler için sigorta şirketleri ciddi ödemeler yapabilmektedir. Ayrıca engellerinden dolayı normal yaşa göre çok daha erken emekli olabilmektedirler. Bu da yine devlet ekonomisine maliyet oluşturabilmektedir. Bunun yanında üretim kısmında verimlilik kaybı da yaşanacağı için yine ayrı bir maliyet oluşturacaktır.
Verim Alamama
Obez hastaları gerek aşırı kilolarından gerekse yandaş hastalıklarından zaman zaman da obezitenin olumsuz etkilediği psikolojilerinden dolayı daha düşük performansla çalışabilmektedirler. Bu durum alınabilecek verim ve karın düşüşüne sebep olabilmektedir.
Obez hastaları için daha fazla sağlık sigortası ve tazminat ödenmesi gibi durumlar işveren için ek maliyetler getirebilmektedir.
Erken Ölümler
Obezite ile beraber insan ömrü de kısalabilmektedir. Bu da erken ölümlere sebep olabilmektedir. İnsan yaşamının en üretken ve verimli çağında yaşanan ölümler ülke için ciddi bir kayıptır. Erken ölümler üretim gücünün düşmesine ve mali kayıplara yol açmaktadır.
Ülkemizde yıllar içerisinde obezitede ciddi bir artış olmuştur. Türkiye’de 2004 yılında obezite ile bağlantılı hastalıkların maliyeti 4,5 milyar dolarken 2012 yılında 13,5 milyar dolar olmuştur.TÜİK verilerine göre Türkiye’de 15 yaş üzeri obezite oranı 2019 yılında %21, 1 olmuştur. Bu verilere bakıldığında oranlarla birlikte maliyetlerin de arttığı açıkça görülmektedir.
Ekonomik İş birliği ve Kalkınma Örgütü (OECD)’nün yaptığı açıklamada, önümüzdeki 30 yılda ortalama 90 milyon kişinin obeziteye bağlı hastalıklardan öleceği belirtilmiştir. Yine OECD’’in 2020-2050 yılları arasında önümüzdeki otuz yıl içerisinde dünyada obezite için kişi başı ayrılacak bütçe araştırmasında, 644 dolar ile birinci sırada yer alan Amerika, 411 dolarla ikinci sırada yer alan Almanya, 295 dolarla onu takip eden Kanada’nın olduğu listede 99 dolar ile Türkiye onuncu sıradadır.
Obezite sadece kişinin yaşadığı kilo problemine bağlı bir hastalık değil, getirdiği birçok yandaş hastalık ve problemle yaşam kalitesini düşüren bir hastalıktır. Bir toplumda obezite oranının artması yaşam kalitesi düşük daha fazla insan anlamına gelmektedir. Bu da verimliliği, refahı, üretimi kısacası bir ülkenin ekonomisini etkilemektedir. Bu etkinin boyutu obez sayısına bağlı olarak artmakta ya da azalmaktadır. Kısacası obezite sadece kişisel bir problem değil, toplumsal hatta etkileri dolayısıyla global bir problemdir. Ama en önemlisi obezite tedavi edilebilir bir hastalıktır. Gelişen teknoloji ve bilimle birlikte obezite cerrahisi ile çok başarılı sonuçlar elde edilebilmektedir. Bu tedaviler kişinin yaşam kalitesini arttırırken ülkeyi de ciddi anlamda ekonomik yükten kurtarabilmektedir. Ancak tüm tedavilerin başarılılığı ve sürekliliği için toplum olarak doğru beslenme, egzersizin olduğu sağlıklı bir yaşam tarzı benimsenmeli ve bunun için toplumu bilinçlendirici çalışmalar yapılmalıdır.
- Sürekli açlık hissi - 6 Kasım 2023
- Obezite Romatoid Artrit Sonuçlarını Etkileyebilir - 8 Ekim 2023
- Vücut kitle indeksi nasıl hesaplanır - 2 Ekim 2023