Obezite vücudun ihtiyacından fazla kalori alınması ve bu kalorilerin yağ olarak vücutta depolanması sonucu ortaya çıkan aşırı kilo problemidir. Her kilolu kişi obez olarak değerlendirilmemektedir. Kişinin obezite hastası olup olmadığı genellikle Dünya Sağlık Örgütü tarafından önerilen vücut kitle indeksi (VKİ)hesaplaması ile belirlenebilmektedir. VKİ kişinin kilosunun kg cinsinden boyunun metre cinsinden karesine bölünmesiyle bulunmaktadır. Bu oran 25-30 olduğunda aşırı kilolu, 30 ve üzeri olduğunda kişi obezite hastası olarak kabul edilmektedir. Eğer 40 ve üzeri olursa da morbid obezite hastası olarak kategorilendirilmektedir.
Küresel Bir Salgın Haline Geliyor
Obezitenin çağımızın hastalığı olarak değerlendirilmesinin sebebi ise dünyada çocuklarda dâhil her yaş grubunda hızlı bir şekilde artmasıdır. Günümüzde obezite salgını dünyanın yüzde 30 unu etkiliyor ve Dünya Sağlık Örgütü’nün de desteklediği bu veriler doğrultusunda 1975-2016 tarihleri arasında nerdeyse 3 katı bir artış gösteren bu hastalık insan sağlığını ciddi şekilde tehdit ediyor. Çünkü obezite sadece aşırı kilo problemi olmakla kalmıyor beraberinde kalp damar, uyku apnesi, inme, polikistik over sendromu, meme kanseri gibi bazı kanser türleri, tip 2 diyabet gibi birçok yandaş hastalığı da beraberinde getirebiliyor. Tedavi edilmediğinde ise ölümcül sonuçlar doğurabiliyor.
Gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde görülme sıklığı daha fazla olan obezite daha çok sağlıksız yaşam tarzından kaynaklanmaktadır. Teknolojinin gelişmesi ile birlikte daha hareketsiz bir yaşam tarzı ve hazır, paketlenmiş, daha yüksek kalorili gıdaların tüketiminin artması obezitenin de artmasına sebep olmaktadır. Bununla birlikte genetik, yaş, cinsiyet, hormonal hastalıklar vb. değişkenlerde bu hastalığın sebepleri arasında yer almaktadır.
obezite hesaplama için sayfadaki verilerden tablodan faydalanabilirsiniz.
İnsanlığın Geleceğini Tehdit Ediyor
Obezite sadece günümüzde değil gelecek için de insan sağlığını tehdit etmektedir. Özellikle çocuklarda ve adölesan çağında görülme sıklığının artması gelecekte de obezitenin artarak devam edeceğinin önemli bir habercisidir. Bu gruptaki artışın en önemli sebepleri televizyon, tablet gibi teknolojik aletlerin başında geçirilen sürenin fazlalığı, fiziksel aktivite için ayrılan zamanın azlığı ve fast food ağırlıklı beslenmedir. Ayrıca daha az sebze, meyve gibi sağlıklı besinlerin tüketilmesi ve daha çok yağlı, karbonhidratlı, yüksek kalorili gıdalar ile beslenmeleri obeziteye yakalanma risklerini arttırırken gelişimlerini de olumsuz yönde etkilemektedir. Araştırmalarda özellikle çocukluk çağında obezite hastası olanların yetişkinlik dönemlerinde de obez olma olasılıklarının çok yüksek olduğunu göstermektedir. Bu yüzden sağlıklı bir gelecek için obeziteye karşı şimdiden önlem alınması gerekmektedir.
Obezite İle Mücadelede Bilinçlendirme
Obeziteyle mücadelede kişilerin bilinçlendirilmesi ve daha sağlıklı bir hayat tarzı benimsemeleri için teşvik edilmesi gerekmektedir. Sağlıklı beslenme, daha hareketli bir yaşam tarzı ile birlikte kişilerin obeziteye yakalanma risk oranları düşürülerek tedavilerde de daha başarılı sonuçların alınması sağlanabilmektedir. Yapılan araştırmalarda eğitim düzeyi yüksek olan kişilerde obeziteye yakalanma oranı daha düşüktür. Bunun sebebi ise bu kişilerin sağlıklı yaşam ile ilgili daha fazla araştırma yapmaları, obeziteden korunmaya dikkat etmeleridir. Bu yüzden obezite ile mücadelede en önemli adımlardan biri dünya genelinde bu hastalıkla ilgili insanların bilinçlendirilmesidir. Bu önlemler genetik ve farklı hastalıklardan dolayı obezite riski taşıyan kişilerde de önleyici ve koruyucu olacaktır.
Ekonomik Kayıplara Sebep Oluyor
Obezite ile mücadele aynı zamanda ülkeler açısından ciddi anlamda büyük bir ekonomik yük haline de gelmektedir. Özellikle obezite hastalarının sağlık giderleri, iş gücü kayıpları, verimlilikte ciddi düşüşler gibi sebepler ülkelerin ekonomilerinde ciddi kayıplara sebep olmaktadır. Ayrıca obezite hastalarının iş bulamama, işte devamsızlık oranını yüksek olması, daha az maddi gelir elde etme gibi problemleri yaşama oranları daha yüksektir. Bu sebeplerden dolayı obezlerin yaşam kalitesi düşmekte ve sosyo-ekonomik düzeyleri olumsuz etkilenmektedir.
Obezite Tedavi Edilebilir Bir Hastalık
Obezite önlenebilir ve tedavi edilebilen bir hastalıktır. Obezite tedavisinde ilaç, psikolojik destek, diyet, spor gibi yöntemler genellikle işe yaramayabilmektedir. Bu durumda obezite cerrahisi ile hızlı ve etkili sonuçlar alınabilmektedir. Obezite cerrahisinde mide ve bağırsak gibi sindirim sistemi organlarına yapılan cerrahi müdahale yapılmaktadır. Tüp mide ameliyatı, gastrik bypass ve mide balonu yöntemlerinde oluşmaktadır ve temel amaç mide hacminin küçültülerek gıda alımının azaltılıp kontrollü kilo verilmesini sağlamaktır. Obezite cerrahisi yöntemleri doğru kişiler tarafından yapıldığında başarı oranı yüksek ve riskleri çok düşük uygulamalardır. Bu yüzden doğru uzman ve sağlık merkezi seçimine dikkat etmek büyük önem taşımaktadır.
Tufan Ergenç Obezite Kliniğimizde son yıllarda en çok tercih edilen obezite yöntemlerinden biri olan tüp mide ameliyatını gerek yurtiçi gerek de yurt dışından birçok hastamıza başarılı bir şekilde uygulamaktayız. Opr. Dr. Tufan Ergenç obezite hastalarını sadece ameliyat sürecinde değil öncesinde ve sonrasındaki tüm süreçlerde destekleyerek kalıcı ve etkili sonuçlar elde etmektedir. Çünkü obezite cerrahisinde ameliyat süreci kadar öncesinde hastanın tedaviye hazırlanması ve ameliyat sonrasında da takibin yapılması çok önemlidir. Ameliyat sonrası sağlıklı beslenme ve hareketli bir yaşam tarzının benimsenmesi tedavinin kalıcılığı ve sürekliliğini sağlamaktadır.
- Tüp mide ameliyatı - 26 Haziran 2024
- Zayıflatan yiyecekler - 16 Şubat 2024
- Mide Ameliyatı Sonrası Beslenme - 16 Şubat 2024